Ramazanın mübarek ikliminden ılık meltemleri içimize çekiyoruz. Şükredecek çok şeyimizden biri de budur elbette. Ramazan ayının rahmani manevi havasını teneffüs etmeyi bize bu sene de nasip ettiği için, onu yaşamaya fırsatı olamayanlardan olmadığımız için şükür etmek nimetin borcunu ödemek gerek.
Mahyalarla donatılan camilerin minarelerinden yansıyan ışık
huzmeleri cennetteki nurların dünyaya yansıyan ve aydınlık katan
görüntüleridir. Her bir ışık karanlığın bağrında açan çiçeklerdir sanki.
Çocuklar için ayrı bir sevinç vaktidir iftar vakitleri, yaşı
ilerlemiş olanlar için de ayrı.
Hele çocuk olmak Ramazan’da ne büyülü bir dünyanın kapısını
aralamak değil midir?
Ramazan iman etmiş ve teslim olmuşların kalbinde parlayan
bir nur deryasıdır tıpkı mahyalardan süzülen aydınlık gibi. O girdiği her
gönülü nurlandırır, dünyanın yıllarını
birer birer devirmiş kocalar bile tıpkı bir çocuk safiyetine bürünür bu kutlu
zamanda. Güzel olur, güzelleşir.
*** *** ***
Mahalle bakkallarının
yerini marketler alalı beri alışverişlerimizi marketlerden yapar olduk.
Geçen gün birkaç şey almak için markete gittim. Kasanın önüne geldiğimde uzunca
bir kuyruk ve de tıkabasa dolu market arabaları nedeniyle beklemem gerekti.
Ramazan bereketi önce midelerimizi sarmış kuşatmıştı anlaşılan. Bekleyenlerin
arkasında küçük şirin bir kız çocuğu duruyordu. Annesi arabasın dakileri kasaya
boşaltmaya çalışırken o da uysal bir halde, mütebessim bir çehreyle kasadan
geçirilen çeşit çeşit yiyecekleri izliyordu.
Küçük çocuklarla birkaç kelam etme alışkanlığım olduğundan
ona da ismini sorarak muhabbet etmek istedim.
-Güzel, dedi.
Güzel ne güzel isimdi. Bu güzel de Ramazanı yaşama lütfuna
erişen nasipli çocuklardan biri idi. Ne güzel!
Çocuk güzel, adı Güzel, idrak ettiği Ramazan güzel.
Güzelliklerle dolu kutlu zamanları güzel çocuklarla daha da
güzel kılabilir miyiz? Onlar ki çiçek tarlalarındaki papatyalar gibidirler. Başlarını
okşayınca her biri ayrı rayiha salar etrafa. Ve gülen gözleriyle tebessümleri
bahardır çocukların.
Çiçekler açtırabilir miyiz bahar mevsimlerinde? Itırlansın
etraf, gül sümbül lale binbir çeşit çiçek doldursun yaşadığımız mekanları?
Her Ramazan bir bahardır zira.
Bayramsa baharın ardından meyveleri toplama vakti. Onlara
uzatılan her bir el, gözlerinin içinde harelenen her bir tebessüm baharı yaza
çevirir, çiçeği meyveye, meyveyi cennete.
*** *** ***
Çocukluğumun Ramazanları der dururuz hepimiz zaman zaman.
Aslında o Ramazanların şimdikilerden farkı; çocuk safiyetine sahip olduğumuzdandı.
Bakkal amca Ramazan’da ayrı bir itinayla uzatırdı iftarlık çokomel kutularını,
gofretleri bize…
Fırında pide kuyrukları önce çocuklara verilen sıra ile daha
bir özel hissettirirdi ufacık boyumuzla kendimizi…
Dedeler bir başka okşardı karışık saçlarımızı eskimiş
parmaklarıyla…
Camilere önce gitmek için koşuşurduk teravih namazlarına…
ama illa ki gülüşürdük nedeni belirsiz ve de nedensiz bir şekilde namaz
kılınırken.
Komşu nineler bir hişşşşttt! Çekerlerdi bize. Hemen
kendimize gelir çeki düzen verirdik
fakat tekrar namaza durulduğunda bizi yine bir gülme tutardı nedensizce.
Ama güzeldi. Ramazan gelişiyle büyük küçük herkesi
heyecanlandıran, hazırlıklar yapılan, oruçsuz kimse yokmuş gibi yaşanan manevi
atmosferi bizi çepeçevre saran bir mübarek aydı.
Ve güzeldi.
İçten dost insanlar yaşardı mahallelerimizde. Hayat gerçek
yaşanırdı. Ekranlara raptolmamış gözler ve de ruhlar görüntü, bilgi, gürültü,
duygu kirliliğiyle tanışmamıştı henüz. Sahura kaldırmazsa annelerimiz kıyamayıp
bizi, küserdik naz yapardık gücenirdik onlara. Sahurun lezzetini kaçırmış olmak
nasıl da üzerdi bizim çocuk gönüllerimizi.
Kimimiz yarım gün tutardık oruçlarımızı, kimimiz
dedelerimize ninelerime satardık iftar vakti oruçlarımızı? Sahi oruç satılır
mı?
Oruç satın alınarak çocuk gönülleri güzelleştirilirdi.
Salatü selamlar, ilahiler, kasideler gülsuyu kokulu camilerde evlerde tarifi
imkansız güzellikler yaşatırdı bize.
Velhasıl; güzellikleri güzel bir ayda doya doya yaşardık.
Şimdi çocuklarımız da yaşasa yaşayabilse derin derin içlerine
doldurarak manevi iklimleri, baharları yazları…
Nasıl olur?
Güzel değil mi?
Meryem ŞAHİN 19.05.2019
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder